Mucizevi can güzel ve mucizevi bir ilişkiye sahip olabilmemiz için öncelikle kendimizle güzel ve mucizevi bir ilişkiye sahip olmamız gerekiyor. Biz ilk başta kendimizi sevmeliyiz kendimize değer vermeliyiz ki yaşamımıza girenlerde bizi sevsinler ve değer versinler.
Bizim bilinçaltımızda ve enerjetik alanımızda farkındayız ya da değiliz değersizlik, yetersizlik, sevilmiyorum, istenmiyorum, beğenilmiyorum, ben mutsuzum, ben yalnızım haksızlığa uğrarım gibi vb özdeğerlerimize dair kodlamalarımız varsa, biz bunlar üzerinden mıknatıslar gibi yayın yaptığımız için çekimler yaptığımız için yaşamımıza giren herkeste bize bunları bir şekilde deneyimletmek zorunda. Bunun adı çekim yasasıdır. Biz ne isek onu çekeriz, neye inanırsak ona göre kişileri ve olayları yaşamımıza çekeriz. O yüzden bu özdeğerleri önce kendi kendimize kendimizin vermesi gerekiyor. Bunları dışarıdan başka bir ilişkiyle doyurmaya çalıştığımızda o zaman mutsuz oluyoruz.
Dışarıdan doyurmaya çalıştığımız şeyler, yaptığımız bu çabalar çoğunlukla taşıma suyuyla değirmen döndürmek oluyor. Güzel bir ilişkim olsun kendimi değerli hissedeyim, güzel ilişkim olsun kendimi yeterli hissedeyim, sevildiğimi hissedeyim, bunları istememiz çok doğal ama sorun bunlar bizde yokken bunları istememiş ve bunlardan yoksunken dışarıdan bunları doyurmaya çalışırsak, dışarıya bağımlı oluruz ve dışarıdan gelen bu uyaranlarla mutlu oluruz. Bu defa dışarıda en ufak bir olumsuzluk olduğu zaman yere çakılırız, dibe vururuz. Ayrıca bizi üzenleride yerden yere vururuz. Onlara ve ilişkilerimize anlayış ve denge getiremeyiz. Kendimiz olamayız, kendi gücümüzde, kendi merkezimizde duramayız. Yumurta dışarıdan kırıldığında ölüm olur, içeriden kırıldığında doğum olur.
Mucizevi can kendi özdeğerlerimize bakmadan, kendimizi doğurmadan ve doyurmadan dışarıya zaten bir katkımız olmaz. Dışarıyla da diğerleriyle de muhteşem bir ilişkimiz olamaz. Kendi içimizi doldurduktan sonra, kendimize o doyumları verdikten sonra, kendimizi sevip, kendimizi alıp kabul ettiğimizde bu coşkunluk bizden taştığında diğerlerine de faydamız olur.
Biz kendimizi sevmeden, kendi özdeğerlerimizi kendimize vermeden, içimizdeki çocuğun yoksunluklarını doyurmadan ve daha sonra bu coşkunluk bizden taşmadan paylaşmalara, ilişkilere girdiğimizde sevilelim, onaylanalım, takdir görelim diye çok verici olabiliriz.
Fazla fedakarlık kendi kul hakkına girmektir.
Her ay yaptığım Online Mucize Resetleme Workshoplarımda ve Thetahealing Seminerlerim de bu konulara özellikle ışık tutar ve dönüşüm çalışmaları yaparız.
Değiştirebileceğin tek kişi var o da sensin sen değişince dünya değişir!
Recep Özer
